58/104 MÜCÂDİLE SÛRESİ                                                                                                                                                                                                                                                              

(Adını ilk âyette geçen mücâdile kelimesinden almış olup tartışan kadını ifade etmektedir. Medine döneminde nazil olmuştur. Mushaf’da 58nci, inişte 104ncü sıradadır ve 22 âyettir.)

E’ûzu bi’llâhi min’eş-şeytâni’r-racîm/kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım. Bismillahirrahmanirrahim/Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla.

1.Allah, kocası hakkında seninle tartışan ve Allah’a şikayet eden kadını işitmiştir. Ve Allah konuşmanızı işitir. Muhakkak ki Allah Semî’dir/işitendir, Basîr’dir/görendir.           

2.İçinizden karılarına zıhâr yapanların karıları onların anaları değildir. Onların anaları sadece kendilerini doğuran kadınlardır. Muhakkak ki, onlar çirkin ve yalan bir söz söylüyorlar. Muhakkak ki Allah Afüv’dür/affedendir, Gafûr’dur/bağışlayandır. 

3.Karılarına zıhâr yapanlar sonra sözlerinden dönenlerin, karılarıyla cinsel ilişkiye girmeden önce fe tahrîru rakabetim/bir köleyi özgürlüğüne kavuşturmaları gerekir. Size öğütlenen işte budur. Ve Allah yaptıklarınızdan Habîr’dir/haberdardır.                                                                                                                                                    

4.Buna imkân bulamayan kişi, karısıyla cinsel ilişkiye girmeden önce peş peşe iki ay oruç tutmalıdır. Buna da güç yetiremeyen altmış miskini/çaresizi doyurmalıdır. Bu, Allah’a ve Rasûlüne imanınızın gereğidir ve bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Ve kâfirler için elem verici bir azâp vardır! (Bak. 33.4*58.2-4)                                       

5.Muhakkak ki Allah’a ve Rasûlüne karşı gelenler, kendilerinden öncekilerin aşağılandıkları gibi aşağılanacaklardır. Ve halbuki biz apaçık âyetler indirmiştik. Ve kâfirler için alçaltıcı bir azap vardır.                   

6.O Gün/Mahşer Günü Allah, onların hepsini diriltecek, yaptıkları her şeyi onlara haber verecektir. Allah onların yaptıklarını saymıştır/kaydetmiştir, onlar unutsalar da. Ve Allah her şeye Şehid’dir/şahittir.                       

7.Görmüyormusun ki muhakkak ki Allah göklerde ve yerde olan her şeyi bilir! Gizli konuşan üç kişi yoktur ki dördüncüleri O olmasın. Ve beş kişi yoktur ki altıncıları O olmasın. Ve bundan daha az veya daha çok olsunlar nerede olurlarsa mutlaka O onlarla beraberdir. Sonra yaptıklarını Kıyamet Günü onlara bildirecektir. Muhakkak ki Allah her şeyi Alîm’dir/bilendir. (Bak.2.186*58.7)

8.Gizli konuşmaktan men edildikten sonra, men edildikleri şeye uymayarak; gizli konuşuyorlar ve günâh işlemek ve düşmanlık yapmak ve Rasûle karşı gelmek için gizlice toplananları görmedin mi? Senin yanına geldikleri zaman, Allah’ın hoşlanmayacağı bir şekilde seni selâmlıyorlar ve içlerinden de Allah bu söylediklerimiz yüzünden bize azâp etse ya! diyorlar. Onlara cehennem yeter, orayı boylayacaklar, orası ne kötü varış yeridir!                                     

 9.Yâ eyyühellezîne âmenû/Ey iman edenler! Siz özel toplantı yaptığınızda; günâh, düşmanlık ve Rasûle isyan için gizli konuşmayın. Birr/iyilik ve takvâ için konuşun. Ve huzurunda toplanacağınız Allah’a karşı takvâlı olun! (Bak. 4.114*58.9)                                                                                                                                                          

10.Gizli konuşmalar sadece iman edenleri üzmek için şeytan işidir. Allah’ın izni olmadan şeytan onlara zarar veremez. Ve mü’minler Allah’a güvensinler.

11.Yâ eyyühellezîne âmenû/Ey iman edenler! Size, meclislerde yer açın denildiğinde yer açın ki Allah da size genişlik versin. Ve size kalkın denildiğinde kalkın ki Allah, sizden iman edenlerin ve ûtul ilme/ ilim verilenlerin derecelerini yükseltsin. Ve Allah yaptıklarınızdan Habîr’dir/haberdardır.

12.Yâ eyyühellezîne âmenû/Ey iman edenler! Rasûl ile özel olarak konuşmak istediğinizde, konuşma öncesinde sadaka verin. Bu sizin için daha hayırlı ve daha temizdir. Eğer buna güç yetiremezseniz, Muhakkak ki Allah Gâfur’dur/affedicidir, Rahıym’dir/merhametlidir.

13.Özel konuşma yapmadan önce sadaka vermek zorunuza mı gitti, çünkü sadaka vermediniz? Allah sizin tövbenizi kabul etti. O namazı dosdoğru kılın ve o zekâtı verin ve Allah’a ve Rasûlüne itaat edin. Ve Allah, yaptıklarınızdan Habîr’dir/haberdardır. (Bak. 3.132*4.59*5.92*8.1,20,46*24.52,54*33.71*47.33*48.17*58.13*64.12)

14.Allah’ın onlara gazâp ettiği bir kavmi dost edinenleri gördün mü? Onlar sizden değildir ve onlardan da değildir. Ve onlar bilerek ve yalan yere yemin ediyorlar. (Bak.58.14*60.13)

15.Allah onlara şiddetli bir azâp hazırladı, şüphesiz ki onlar kötü işler yapıyorlar.

16.Onlar yeminlerini kalkan edindiler, Allah yolundan saptılar. Onlara alçaltıcı bir azâp vardır. (Bak. 58.16*63.2)

17.Onların malları da çocukları da Allah’dan (gelecek olana) karşı onlara fayda sağlayamaz. İşte onlar ateş halkıdırlar, onlar orada ebedi kalacaklardır. (Bak. 3.10,116*58.17)

18.O Gün/Kıyamet Günü Allah onların hepsini yeniden diriltecektir. Onlar dünyada size yemin ettikleri gibi O’na/Allah’a da yemin edecekler. Ve kendilerinin bir şey üzerinde olduklarını sanacaklar. İyi bilin ki onlar yalancıların ta kendisidirler.

19.Şeytan onların üzerinde egemenlik kurdu ve onlara Allah’ın zikrini/anmayı unutturdu. İşte onlar şeytanın taraftarlarıdır. İyi bilin ki şeytanın taraftarları hüsrana uğrayacaktır.

20.Muhakkak ki Allah’a ve Rasûlüne karşı gelenler, işte onlar zillet içindedirler.

21.Allah, Ben ve Rasûllerim galip geleceğiz! diye yazmıştır. Şüphesiz ki Allah Kavî’dir/güçlüdür, Azîz’dir/üstündür.

(Bak. 2.249*3.139*5.23,56*28.35*37.171-173*40.51*58.21)

22.Allah’a ve Âhiret Günü’ne iman eden bir kavmin, Allah’a ve Rasûlüne karşı çıkanlara onlar-babaları veya çocukları veya kardeşleri veya akrabaları-olsalar dostluk ettiklerini göremezsin. (Allah) işte onların kalplerine imanı nakşetmiş/sevdirmiş ve katından bir ruh ile desteklemiştir. Ve onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır, orada ebedî olarak kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte onlar Allah’ın taraftarlarıdır/yandaşlarıdır. İyi bilin ki, kurtuluşa erecek olanlar mutlaka Allah’ın taraftarlarıdır/ yandaşlarıdır! (Bak. 2.165*5.119*9.23-24,100*16.2*42.52*49.7*58.22*60.1*98.8)

(Gözden Geçirme-Kasım 2024)